LPG KABLO

Atatürk köşesi......

'Sohbet-2' forumunda Misafir tarafından 10 Kasım 2008 tarihinde açılan konu

  1. alpertekin

    alpertekin Kayıtlı Üye

    Katılım:
    5 Nisan 2008
    Mesaj:
    872
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    çok güzel raven sağol paylaşım için...https://www.hyundaiclubtr.com/forum/https://www.hyundaiclubtr.com/smileys/smiley32.gif
     
  2. Misafir

    Misafir Guest

    Tarihimiz sayısız savaşlarla doludur. Biz bu savaşlardan başkaldırıp ne memleketi imar edebilmişiz, ne de refaha kavuşmuşuzdur. bunun sebebi, bizim suçumuzda olduğu kadar düşmanlarımızdadırda. Çünkü başta moskoflar olmak üzere düşmanlarımız hep şöyle düşünürlerdi:
    - Türklere rahat vermemeli ki başka sahalarda ilerleyemesinler.
    Bunun içinde başımıza sık sık belalar çıkarırlar, savaşlar açarlar, Balkan milletlerini İstiklal diye kışkırtırlardı. Biz böyle durmadan savaşırken de o zaman askere alınmayan gayri Müslimler durmadan zenginleşirlerdi. Onların neden zengin, bizim neden fakir kaldığımızı bir köylü, Atatürk'e verdiği kısa bir cevap ile gayet veciz olarak açıklamıştır.

    Atatürk, Mersin'e yaptığı seyahatlerinden birinde, şehirde gördüğü büyük binaları işaret ederek sormuş:

    - Bu köşk kimin?
    - Kirkor'un...
    - ya şu koca bina?
    - Yorgo'nun
    - ya şu?
    - Salomon'un...

    Atatürk biraz sinirlenerek sormuş :

    - Onlar bu binaları yaparken siz nerede idiniz?

    Toplananların arkalarından bir ses duyulur:
    - Biz mi nerede idik?
    - Biz Yemen de, Tuna boylarında, Balkanlarda Arnavut dağlarında, Kafkaslarda, Çanakkalede, Sakaryada savaşıyorduk paşam...

    Atatürk bu hatırasını naklederken :
    - Hayatımda cevap veremediğim yegane insan bu ak sakallı ihtiyar olmuştur... Der.

    Köymen, Hulusi; Atatürk'ü Anmak kitabından, s.260
     
  3. Misafir

    Misafir Guest

    İsmet İnönü davet edildiği Bulgaristan dan, Türkiye'ye dönüyordu. Bulgaristan'la aramız iyi değildi. Bulgar komitacıları, Sofya da Türk Sefaretini sarmış, İsmet paşa ya suikast yapmak üzere dışarı çıkmasını bekliyorlardı. Dikkati çekilen Bulgar hükümeti önemsemedi. Bunun üzerine Ankara da ilgililer toplandı, ancak müzakerelerden olumlu bir sonuç alınamayınca Atatürk'e danışmaya karar verildi. Atatürk sordu:
    - Siz ne düşünüyorsunuz?
    - Bulgaristan'ı iktisaden tazyik edeceğiz.Şiddetle muhtac olduğu bazı maddeleri satmamakla tehdit edeceğiz.
    Atatürk güldü ve
    - Telefonu verin bana. Dedi. Donanmaya emir verdi.
    Ertesi sabah Yavuz zırhlısı İzmit'ten Varna'ya gitti. 101 pare top atışı yaptı. Evlerin camları kırıldı. Herkes yataklarından heyecanla dışarı fırladı. Hükümet telaşlandı. Amiral Türkiye Başvekilini almaya geldiğini söyledi. Bulgar hükümeti İsmet paşayı Sofya dan Varna'ya zırhlı trenle ihtimam ve muhafaza altında getirdi. Bando ile merasim yaparak Yavuz'u uğurladı. Amiral kırılan camların bedelini ödeyip Başvekili Türkiye ye getirdi.

    Kaynak: Belgelerle Mustafa Kemal Atatürk - Yusuf Koç,Ali Koç
     
  4. Rzasgal

    Rzasgal Kayıtlı Üye

    Katılım:
    10 Haziran 2008
    Mesaj:
    5
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    Güncel
     
  5. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
  6. style plus

    style plus Kayıtlı Üye

    Katılım:
    25 Nisan 2008
    Mesaj:
    427
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    atam sen rahat uyu diyebilmeyi çok isterdim ama diyemiyorum ne hale eldik
     
  7. Misafir

    Misafir Guest

    <DIV =text>AŞAĞIDAKİ YAZIYI BİR ORTAOKUL ÖĞRENCİSİ, OKULUNUN DUVAR GAZETESİNE
    YAZMIŞ.





    Bu ülkede yasayan her insanin bağımsızlığını ve demokrasisini
    borçlu olduğu
    insan:

    ATATÜRK...

    Gençliğinde kot pantolon giyememiş.

    Sevgilisinin elinden tutup
    hasılat rekorları kiran bir sinema filmine gidememiş...
    Padişah ona Trablusgarp Cephesi'nde görev verdiğinde, lüks uçak
    şirketinin,
    first class koltuğunda viskisini yudumlayarak görev yerine gidememiş...

    Halkına bağımsızlık fikrini anlatabilmek için kortej
    esliğinde
    Mercedes'lerle gezememiş Anadolu'yu.. .
    Kurtuluş hareketini başlatmak için 19 Mayıs'ta Samsun'a ayak basan
    ayağında
    spor ayakkabısı ya da kovboy çizmesi yokmuş...
    Kazandığı her savaştan sonra savaş sahasına fırlayıp moral veren
    mini etekli
    ponpon kızlar da yokmuş...
    Tarih kitaplarına bakılırsa, Yunanlıları İzmir'den denize
    döktükten sonra
    timsah yürüyüşü de yapmamışlar...
    Ülkesinde yapacağı devrimleri, unutmamak için not
    alacağı bir
    cep bilgisayarı olmadığı gibi, kendisine suikast girişiminde
    bulunacakları
    da cep telefonundan öğrenememiş!
    Atatürk için üzülüyorum. Dağ gibi adam, bir radyo programına faks
    çekemeden,
    İsmet Pasa için Safiye Ayla'dan bir istek parçası isteyemeden
    gitti ..

    Lozan Zaferi'nden sonra veya Cumhuriyet'in ilanından sonra
    arabaya atlayıp
    sabahlara kadar korna çalıp, elinde bayraklarla sokaklarda tur
    atamadı.

    Evinin balkonuna çıkıp, bir şarjör mermiyi havaya sıkamadı.
    Atatürk'e acıyorum...



    Sen kalk, dört kadınla evlenebileceğ in bir
    dönemde dünyaya gel,

    sonra değerini bilmeyip tek kadınla evlilik sistemini
    getir. Aaaah ah...
    Çılgın diskolara gitmek, sabahlara kadar içip, içip rock yapmak,
    babasının mersedesini alıp söyle bir Emirgan turu çekmek dururken...
    Bunları yapmadı Atatürk...

    Keyif çatmadı...
    Tüm hayatini ülkesinin kurtuluşuna ve uygarlaşmasına harcadı...

    ISTE ONUN IÇIN BÜYÜK ADAMDI ATATÜRK HER FIRSAT ELINDE VARDI. O ISE
    SADECE
    BU MILLETIN BAGIMSIZLIGINI ISTEDI.

    BÜTÜN SUÇU

    2 KADEH RAKI İÇMEKTİ




    2 KADEH RAKI IÇMEKTI
    O KADAR.....
     
  8. Bülent

    Bülent Kayıtlı Üye

    Katılım:
    3 Ocak 2008
    Mesaj:
    41
    Alınan Beğeniler:
    0
    Atatürk'ün Amasya gezisinde karşısına bir şıh çıkar...


    Atatürk, yanındaki valinin kulağına eğilip sorar: “kimdir bu?” Vali yanıt verir: “Efendim kendisi şıh'tır. Yörede çok hatırı vardır.” Atatürk şıh'ı yanına çağırır ve: "Bak baba, imanın ölçüsü sakalın boyunda değildir. Şunu rica etsem de en azından Peygamber efendimizinki gibi kısaltsan" der ve eliyle de boyun altı hizasını gösterir. Şıh: "emrin olur Paşam" diyerek yerine çekilir.



    Aradan zaman geçer, bir akşam Atatürk Amasya'daki Şıh'ı anımsar ve Valiyi telefonla arayıp durumu sorar. Vali nasıl söyleyeceğini bilememekle birlikte, Şıh'ın sakal boyunda en küçük bir kısalma bile olmadığını, aksine kimselere el sürdürmediğini anlatır.


    Atatürk telefonu kapatır, kağıdı kalemi eline alır ve az sonra nazırını çağırıp, yazdığı yazıyı Amasya Valiliği'ne tebliğ etmesini ister. Ertesi gün Amasya'dan bir haber gelir ki, Şıh Efendi Ata'yı görmek üzere Ankara'ya yola çıkmış...


    Şıh gelir Ata'nın karşısına çıkar. Sakal tamamen kesilmiş, sinekkaydı bir tıraş olunmuş, saçlar kısaltılmış, kılık kıyafet baştan sona değiştirilmiş, bambaşka görünüme büründürülmüştür. Atatürk'ün mesai arkadaşları bu değişimi anlayamaz ve Ata'ya sorarlar: "aman paşam, o Şıh ki, sakalına el dahi sürdürmezdi, siz ne ettiniz de kökünden kesmesini sağladınız?" Ata gülümser, sonra da yanındakilere dönüp; "Dün akşam Amasya Valiliği'ne bir yazı gönderdim ve Şıh'ı Afyon'a vali atadığımı bildirdim" der. Ardından da yeni bir yazı hazırlayıp nazırına bu yazıyı da Şıh'a vermesini söyler. Yazıda söyle yazmaktadır; "İnancın ölçüsünün sakalda olmadığını anladığına sevindim. Valilik meselene gelince, bugün koltuk uğruna kırk yıllık sakalından vazgeçebilen, yarın başka şeyler için milletinden bile vazgeçebilir. Seni böyle bir ikileme mahkum bırakmayalım. Kal sağlıcakla...


    Bugünün Türkiye'sini aslında o zaman anlatmış olan Ata'mızın kemiklerini sızlatmamak dileğiyle...
     
  9. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
  10. Misafir

    Misafir Guest

    Süpersiniz, ara vermeden devam.....
     
  11. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
  12. Halil ŞAHİN

    Halil ŞAHİN Kayıtlı Üye

    Yaş:
    41
    Katılım:
    12 Şubat 2008
    Mesaj:
    1,244
    Alınan Beğeniler:
    162
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    Halil ŞAHİN
    Yaşadığınız Şehir:
    16-BURSA
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
    <DIV =Section1>
    ATATÜRK'ÜN ÜNLÜ BURSA KONUŞMASI<?:namespace prefix = o ns = "urn:schemas-microsoft-com:eek:ffice:eek:ffice" />


    1933 yılı Şubat ayında, Bursa Ulucami önünde Ezan’ın Türkçe okunmasına başkaldıran 100 kadar gerici tutuklanır. Olayı duyunca, daha birkaç gün önce ayrıldığı Bursa’ya dönen Atatürk’e; “Bursa gençliği olayı bastıracaktı. Polis ve adliyeye olan güven nedeniyle , karışmadı ”,denilince Atatürk bu konuşmayı yapar :


    “Türk genci, devrimlerin ve rejimin sahibi ve bekçisidir.
    Bunların gerekliliğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır.
    Bunları güçsüz düşürecek en küçük veya en büyük bir kıpırtı duydu mu, bu memleketin polisi vardır, adliyesi vardır demeyecektir.
    Hemen müdahale edecektir.
    Elle, taşla, sopa ve silahla, nesi varsa onunla
    Yine düşünecek, demek adliyeyi de düzeltmek gerekir,diyecektir.
    Onu hapse atacaklar.
    Yasal yoldan itirazlarını yapmakla birlikte;
    Bana, İsmet Paşa’ya, meclise telgraflar yağdırıp,
    Haklı ve suçsuz olduğu için serbest bırakılmasını,korunmasını istemeyecek,
    Diyecek ki: Ben kanaatimin gereğini yaptım.
    Müdahale ve eylemimde haklıyım.
    Eğer buraya haksız olarak gelmişsem,
    Bu haksızlığı oluşturan nedenleri düzeltmek de benim görevimdir
    İşte,benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği...”
     
  13. Misafir

    Misafir Guest

    tebrikler Atatürk ün izindeyiz...
     
  14. GhosTon

    GhosTon Kayıtlı Üye

    Katılım:
    16 Temmuz 2008
    Mesaj:
    260
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    emek veren herkesin ellerine sağlık atamızı unutmuyalım
     
  15. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
  16. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
  17. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
  18. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
    Biz, O'nu mısır tarlasında karga kovalamasıyla değil, topraklarımız üzerinden leş kargalarını kovalamasıyla;


    Biz, O'nu "Fikriye"siyle degil, emperyalizmin ezmeye çalıştığı tüm uluslara örnek olan fikirleriyle;


    Biz, O'nu kendisini çaresiz hisseden birisi olarak değil, tüm gücünü Milli Mücadele döneminde kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına tek yumruk olan ulusundan alan yüceler yücesi yüreğiyle;


    Biz, O'nu içki masasından kalkmayan bir "ayyaş" olarak değil, üzerinde güneş batmayan topraklara hükmedenlerle oturduğu masaya yumruğunu vurup Sevr'i parçalayarak suratlarına fırlatan kararlılığıyla;


    Biz, O'nu küçük yasta hocasına beslediği kini ileride devlet yönetimine karıştıracak denli "sığ" bir lider olarak değil; tüm dünyanın takdir ettiği ilerici görüşlerini silah yapıp bir ulusun makus talihine meydan okuyan büyük devrimci kişiliğiyle;


    Biz, O'nu kimseleri ilgilendirmeyecek "özel hayati"ni "insan yani" olarak sunma şaklabanlığı ile değil; ornegin 1936'da Yalova'daki köşkü bir ağacın kesilmesini önlemek için rayların üzerinde 4.80 metre kaydıracak kadar dahi ve insan yani ile;


    Biz, O'nu "Mustafa" olarak değil, bazı canlara inat, canimizin parçası, ruhumuzun ta kendisi Mustafa Kemal Atatürk'ümüz olarak anladık, anlatıyoruz….!!!
     
  19. Levent

    Levent Vip Üye

    Yaş:
    48
    Katılım:
    20 Mart 2008
    Mesaj:
    5,743
    Alınan Beğeniler:
    26
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    istanbul
    Ad Soyad:
    levent ünal
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
  20. Misafir

    Misafir Guest

    İlgili yerlere harika bir mesaj olmuş ellerinize sağlık... https://www.hyundaiclubtr.com/forum/https://www.hyundaiclubtr.com/smileys/smiley32.gif
     

Bu Sayfayı Paylaş