LPG KABLO

10W 40 motor yağı mı yoksa 5W 30 mu?

'Teknik Sorunlar ve Çözümleri' forumunda mcriza tarafından 20 Kasım 2011 tarihinde açılan konu

  1. mcriza

    mcriza Kayıtlı Üye

    Katılım:
    30 Ağustos 2010
    Mesaj:
    13
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    Merhabalar. 2007 getz dizel 1.5 crdi aracım var. Sivas gibi kışları soğuk olan bir yerde yaşıyorum. aracımın yağını değiştiricem. sizce hangi markanın hangi değerdeki yağını kullanmalıyım? serviste hangi yağlar kullanılıyor? yardımcı olursanız sevinirim.
     
  2. Halil ŞAHİN

    Halil ŞAHİN Kayıtlı Üye

    Yaş:
    41
    Katılım:
    12 Şubat 2008
    Mesaj:
    1,244
    Alınan Beğeniler:
    162
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    Halil ŞAHİN
    Yaşadığınız Şehir:
    16-BURSA
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
    5w30 kullanmalısınız..
     
  3. panzer

    panzer Yasaklı Üye

    Katılım:
    26 Eylül 2011
    Mesaj:
    1,479
    Alınan Beğeniler:
    3
    Şehir:
    Türkiye
    mobilin sitesinde aracınızın modelini girerseniz aracınıza en uygun yağ çıkıyor zaten.. ben girdim mobil 1 esp 5v 30 çıkdı mesela
     
  4. mmt.88

    mmt.88 Kayıtlı Üye

    Katılım:
    6 Nisan 2008
    Mesaj:
    2,242
    Alınan Beğeniler:
    4
    Şehir:
    Türkiye
    kesinlikle 5/30...

    hem orjinalfabrika önerisidir hemde kış şartlarında idealdir...

    serviste 5/30 kullanır.Servisinde yerini bilmiyorsan yazayım.

    Bakım için İNOTO
    Adres:
    GÜLTEPE MAH.ANKARA KARAYOLU 3.KM SIVAS


    Düzenleyen : mmt.88
     
  5. z0dyak

    z0dyak Kayıtlı Üye

    Yaş:
    42
    Katılım:
    28 Temmuz 2011
    Mesaj:
    95
    Alınan Beğeniler:
    4
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    Ayaz
    Yaşadığınız Şehir:
    44-MALATYA
    Araç Modeli:
    Getz 1.3(2003-2011)
    Şehrinde bulunanservis ne öneriyorsa onu kullan kardeşim, ben malatyada oturuyorum 10-40 kullanıyorum,

    Mersinde oturan kuzenim 5-40 kullanıyor,

    OturduğunŞehrin iklim şartlarına göre değişir.

    Motor yağlarından MOBİL'den şaşma.
    Düzenleyen : z0dyak
     
  6. canbaba

    canbaba Kayıtlı Üye

    Katılım:
    10 Kasım 2007
    Mesaj:
    63
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    Benim de 1.6 lpg 'li erabam var Denizli merkezde ikamet ediyorum 5x30'mu yoksa 10X30'mu kullanmalıyım
     
  7. mmt.88

    mmt.88 Kayıtlı Üye

    Katılım:
    6 Nisan 2008
    Mesaj:
    2,242
    Alınan Beğeniler:
    4
    Şehir:
    Türkiye

    5/30 10/30 arasında fazla fark yok.ikiside olabilir servis sanırım 1.6 lara 10/30 kullanıyor...

    Ama dizel motorlar mutlaka 5/30 konulmalıdır.Yeni nesil dizellerin çoğunda 5/30 kullanılır
     
  8. Halil

    Halil Moderatör

    Yaş:
    38
    Katılım:
    5 Şubat 2009
    Mesaj:
    9,702
    Alınan Beğeniler:
    9,058
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    Halil İbrahim K.
    Yaşadığınız Şehir:
    26-ESKİŞEHİR
    Araç Modeli:
    Hyundai Marka Aracım Yok
    0-30, 5-30, 10-40, hatta 10-60 kullanabilirsiniz, bu yağlardan birini kullandığınızda aracınızın motoru arıza yapmaz. hangisi daha uygun olur derseniz, bence 0-30 kullanın, sivasın soğunu tahmin edebiliyorum.
     
  9. murat_dastan

    murat_dastan Kayıtlı Üye

    Katılım:
    12 Kasım 2009
    Mesaj:
    575
    Alınan Beğeniler:
    2
    Şehir:
    Türkiye
    98-00 arası yumurta kasanın fabrika çıkışı motor yağı hangisi arkadaşlar. ya da tavsiye edilen, serviste kullanılan hangisi acaba?
     
  10. oisguzar

    oisguzar Vip Üye

    Yaş:
    49
    Katılım:
    30 Ekim 2008
    Mesaj:
    796
    Alınan Beğeniler:
    35
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    osman işgüzar
    Yaşadığınız Şehir:
    34-İSTANBUL
    Araç Modeli:
    Accent Era 1.4 (2006-2012) MC
    Benim bildiğim dizellerde 10w/40 benzinlilerde 5w/30 kullanılır ama bu illerin hava sıcaklıgına göre degişiklik göstere bilir
     
  11. K4Yr4

    K4Yr4 Kayıtlı Üye

    Katılım:
    26 Ekim 2011
    Mesaj:
    60
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    sivasta yaşayan arkadaşların(10-40 kullananlar) sabahları yağların köpük köpük oldugunu biliyorum. sadece yorumsuz bir bilgi.
     
  12. erakcora

    erakcora Kayıtlı Üye

    Katılım:
    28 Aralık 2011
    Mesaj:
    5
    Alınan Beğeniler:
    0
    Şehir:
    Türkiye
    Servisler 5w 40 kullanıyor. Bizim araca magnatec 5w 40 koydular, ses azaldı çekiş arttı.
     
  13. Hayrettin82

    Hayrettin82 Kayıtlı Üye

    Yaş:
    42
    Katılım:
    21 Kasım 2010
    Mesaj:
    81
    Alınan Beğeniler:
    2
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    Hayrettin DALDAL
    Yaşadığınız Şehir:
    32-ISPARTA
    Araç Modeli:
    Accent Era 1.5 CRDI (2006-2012) MC
    Dizel era ve dizel getz lere 5w-30 tam sentetik edge (Castrol) bilinçsizce iş yapmayın buradan öğrenebilirsiniz?http://www.castrol.com/castrol/iframe.do?categoryId=9032363&contentId=7059388
    hangi araca hangi yağ burada ve sakın yetkili servisede güvenmeyin çünkü aynı yüksek performanslı araçlara OPET 10w-30 yarı sentetik dandik yağ kullanıyor. Aracınızı iyi tanıyın umarım işinize yarar.
     
  14. Hayrettin82

    Hayrettin82 Kayıtlı Üye

    Yaş:
    42
    Katılım:
    21 Kasım 2010
    Mesaj:
    81
    Alınan Beğeniler:
    2
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    Hayrettin DALDAL
    Yaşadığınız Şehir:
    32-ISPARTA
    Araç Modeli:
    Accent Era 1.5 CRDI (2006-2012) MC
  15. embercres

    embercres Kayıtlı Üye

    Yaş:
    37
    Katılım:
    7 Aralık 2011
    Mesaj:
    14
    Alınan Beğeniler:
    1
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    emin demet
    Yaşadığınız Şehir:
    6-ANKARA
    arkadaşlar bnm de aracın yağ değişimi geldi bu zamana kadar castrol magnatec 10-40 kullanıyordum. ama castrolun sitesinde 5-30 edge öneriyor. birde yağlarla ilgili biras araştırdım bu alıntı yazıyı size aktarıyorum. birde magnateclerin aracın motorunda kurumlamaya sebep olduğunu okudum ne kadar doğru bilemiyorum. Motor Yağının Görevi Nedir?
    Motor yağı, motorun tüm hareketli aksamı üzerinde film şeklinde ince bir tabaka oluşturarak sürtünme ve aşınmayı azaltır, bu da tekerleklere daha fazla güç aktarıldığı anlamına gelir. Motor yağı içerdiği deterjanlar vasıtası ile motoru temizlemeye yardımcı olur, pasa karşı korur ve aynı zamanda silindirlerin çevresindeki aşırı sıcağın bir bölümünü kartere indirmeye yardımcı olur.

    Mineral Yağlar
    Mineral yağlar yıllardır kullanılmakta olan klasik yağlardır. Yeraltındaki bildiğimiz petrolün distile edilmesinden sonra deterjan, viskozite geliştirici ve aşınma önleyici birtakım katkılar eklenmek suretiyle üretilirler. Fiyatları genelde ucuzdur ve ortalama bir performans sunarlar.

    Sentetik Yağlar
    Sentetik yağlar laboratuvarlarda çeşitli kimyasal işlemler sonucunda kimyagerler tarafından üretilen yağlardır. Fiyatları mineral yağlara oranla daha pahalıdır ancak hem daha iyi performans, hem daha uzun süreli kullanım sunarlar. Termal dayanıklılıkları fazladır. Yağlama görevlerini daha uzun süreler yerine getirirler ve çok daha fazla sıcağa dayanabilirler.

    Yarı Sentetik Yağlar
    Yarı sentetik yağlar bu ikisinin karışımıdır ve hem fiyatları, hem de sundukları performans bu iki yağın arasındadır. Genellikle %70-80 mineral yağa %20-30 sentetik yağ karıştırılmak suretiyle elde edilirler.

    Viskozite ve Viskozite Endeksi Nedir?
    Viskozite basit şekliyle bir yağın kalınlığının ölçüsüdür. Belirli bir sıcaklıkta yağın ne kadar akıcı olduğunu göstermek için de Viskozite Endeksi kullanılır. Genellikle bir yağ kalınsa viskozitesi yüksek, ince ise viskozitesi düşüktür. Viskozite endeksi bize bir yağın ısıya maruz kaldığında ne kadar inceleceğini gösterir. Rakam ne kadar yüksekse, ısıya maruz kaldığında yağ o kadar az incelir. Rakam düşükse yağın viskozitesi düşük, yüksekse viskozitesi yüksektir. Vizkozite endeksi aynı zamanda bir yağın belirli koşullar altında nasıl davranacağını da gösterir. Çok yüksek viskoziteli bir yağ (Ör: 50) özellikle düşük sıcaklıklarda motorun belirli kısımlarına ulaşamayabilir, hatta yüksek devirlerde silindir ile motor arasındaki film kopabilir. Çok düşük viskoziteli bir yağ ise (Ör:0) özellikle aşırı yüksek sıcaklıklarda çok fazla incelerek koruma özelliğini yitirebilir.
    Tek Viskozite ve Multi-Viskozite Yağlar
    Hizmet ettikleri sıcaklık aralığı bakımından yağlar ikiye ayrılır: Tek viskozite ve çok viskoziteli (multi-viskoziteli) yağlar. Tek viskoziteli yağlar hava sıcaklıklarının daimi olarak sabit olduğu durumlara uygundur, dolayısı ile bu tür yağlar hem yaz, hem kış kullanımına uygun değildir (Ör: 20W-50 değil de sadece 50W) . Zaten bugün bir benzin istasyonuna gidip herhangi bir marka motor yağı almaya kalktığınızda hepsi multi-viskozite olacağından, isterseniz hemen bu tip yağlara geçelim.Günümüzde araçların tamamına yakınında kullanılan multi-viskozite yağlar ise yapı olarak değişken hava koşullarında hizmet etme özelliğine sahip olduklarından hem yaz sıcağında, hem de kışın soğuğunda kullanılabilirler. Kalın bir yağ soğuk hava koşullarında jelleşecek ve görevini tam olarak yerine getiremeyecektir. İnce bir yağ ise soğukta rahat akacak, ancak yüksek sıcaklıklarda motor ile silindir arasındaki film tabakası incelecek, ya da kopacaktır. Sonuçlarını düşünün.. Tek viskoziteli yağların bu dezavantajları üzerine ince bazlı bir tek viskozite yağa çeşitli polimerler eklenmek suretiyle multi-viskozite yağlar üretilmiştir. Eklenen bu polimerler sayesinde multi-viskozite yağlar kışın soğuğunda yada ilk çalıştırma esnasında görev yapabilecek kadar ince, yaz sıcağında güvenebileceğiniz kadar da kalındırlar. İkisi aynı anda saçma, belki de inanılmaz geliyor değil mi? Nasıl olduğunu makalenin ilerleyen paraglaflarında okuyabilirsiniz.. Çok basit.

    Multi-Viskozite Yağların Avantajı Nedir?
    Tek viskoziteli bir yağın akıcılığı her sıcaklıkta aynıdır. Çok viskoziteli yağlar ise tek viskoziteli yağlardan farklı olarak kendilerini değişen sıcaklıklara adapte ederler. Çok viskoziteli bir yağ tek viskoziteli bir yağa oranla soğuk havalarda daha akıcı, yüksek sıcaklıklarda ise kesinlikle daha kalın ve güvenlidir.Bu, aynı zamanda şu anlama da geliyor: Otomobilinizi belirli bir süre için kullanmadığınızda motor yağı kartere doğru süzülecek ve tekrar çalıştırdığınızda çok kısa bir süre için dahi olsa, motorunuzun tüm parçalarına ulaşması için belirli bir süre geçecektir. Çok viskoziteli yağlar soğuk havalarda tek viskoziteli yağlara oranla daha akıcı olduklarından motorun içerisindeki parçalara daha çabuk ulaşırlar, böylelikle ilk çalıştırma anındaki motor aşınmaları daha azdır.Çok viskoziteli yağlar tek viskoziteli yağlara oranla %1,5 ila %3 arasında yakıt tasarrufu sağlarlar. Çok viskoziteli yağlar hem düşük, hem yüksek sıcaklıklarda daha fazla koruma sağlarlar.Multi-Viskozite Yağların Çalışma PrensibiYağ kullanımında sorun şudur: 10W kadar ince bir yağ kullanırsak yağ oldukça ince olduğundan ne ilk çalıştırma anında, ne de soğuk havalarda akıcılık açısından bir problem yaşamayız. Peki hava oldukça sıcaksa, ya da motor ısısı son derece arttığı zaman ne olacak? Gidip hemen yağı mı değiştireceğiz? İşte bu problemi çözmek için üretim aşamasında diğer birçok katkıyla birlikte multi-viskozite yağlara “viskozite geliştirici” katkı maddeleri eklenir. Yağ yine aynı yağdır, 10W bazlıbir yağ.. Ancak, eklenen polimerler sayesinde ısındığında örneğin 40 viskoziteli bir yağ gibi davranır, böylelikle sıcak hava koşullarında da görevini yerine getirir. Nasıl mı?

    Eklenen polimerleri kimyasal olarak yağ soğukken içinde bağımsız olarak yüzen toplar olarak düşünün. Yağ ısındıkça bu polimerler çözülmeye ve uzun zincirlere dönüşmeye başlarlar, ve böylelikle yağın incelmesini önlerler. Ondan sonra dalga geç “alt tarafı polimer”... Nereye dalga geçiyosun? Öhö.. Eee. Evet, ne diyordum, birleşirler ve böylelikle ne olur efenim? Bir yağın içinde iki yağ... Yağınız 10W-40 ise soğukta 10W gibi ince, sıcakta ise 40 viskozite yağ kadar kalın gibi davranır. Burada önemli olan viskozite aralığını seçerken kışın tahmini en soğuk, yazın ise tahmini en sıcak derecesine dikkat etmektir. 10 bazlı bir yağı 10W-30 yapmak için daha az, 10W-40 yapmak için daha fazla polimer eklemek gerekir. E, asıl yağlamayı yapan polimer değil de yağ olduğuna göre, neden gereksiz yere içerisinde daha fazla polimer olan bir yağ kullanalım? 10W-30 idare ediyorsa neden 0W-40 gibi.. Yani şu saçma: “Abi, var ya en iyisi Mobil 0W-40’mış”.. Böyle birşey yok arkadaşlar. Bu bana iyi gelir de, sen Antalya’nın sıcağındasındır, kışları Antalya -40 derece mi 0 bazlı yağ kullanılsın? Viskozite aralığı tavsiye üzerine değil, kesinlikle ve kesinlikle içerisinde bulunulan iklime göre seçilmelidir. Tavsiyeyi aynı ildeki arkadışınız yapıyorsa ayrı.. Her bir viskozite aralığı için tek tek olmasa da, isterseniz genel bir görüş oluşturması açısından aşağıda en bilinen viskozite sınıflandırmalarını verelim. Bunlardan en ayrıntılı ve en bilineni SAE’ ninkidir, yani şu hep konuşulan 10W-30, 20W-50 gibi.. Ancak SAE derecelendirmesinde hangi viskoziteyi seçeceğinizden emin olamıyorsanız, kutunun üzerine bakıp daha basit olan API, ya da ondan da basit olan ACEA sınıflandırmasına göre de seçim yapabilirsiniz. (Bakın diyorum ama, du bakıyım var mı? Eveeet.. Yağımızı elimize alalım.. Ne diyor? Shell Helix Ultra SAE 5W-40, API SJ/CF, ACEA A3/B3.

    Viskozite Derecesini Seçmek
    En bilinen viskozite sınıflandırmaları şunlardır AE (Society of Automotive Engineers) sınıflandırmasıSAE sınıflandırması diğerlerinden farklı olarak yağı düşük ve yüksek ısılardaki viskozitesine göre sınıflandırır, dolayısıyla bir miktar daha ayrıntılı olduğu söylenilebilir. Ancak en bilinen ve en çok kullanılanı olması sebebi ile, ilk sırada

    SAE sınıflandırmasını inceleyelim.
    SAE sınıflandırmasında derece “W” harfi ile ayrılan iki rakamdan oluşur. W, winter yani kış anlamındadır ve yağın düşük sıcaklıktaki viskozitesini gösterir. Örneğin 10W-40’taki “10W” gibi. Bu, aynı zamanda yağın baz viskozitesidir, yani polimer eklenmeden önceki asıl viskozitesi. Bu rakam ne kadar düşük olursa yağ o kadar ince olacağından, bu bize aynı zamanda yağın düşük ısılarda ne kadar akıcı olacağını ve motorun ne kadar kolaylıkla çalışacağını da gösterir.İkinci rakam yağın yüksek ısı viskozitesini verir. 10W-40’taki “40” gibi. Bu rakam ne kadar yüksekse, yağ sıcakken o kadar viskoziteli, yani kalın demektir.

    API (American Petroleum Institute) Sınıflandırması
    Sınıflandırma iki harf ile yapılır. İlk harf yağın benzinli (S) veya dizel (C) motorlardan hangisine uygun olduğunu, ikinci harf ise yağın aynı gruptaki performans değerini gösterir. Performans sınıflaması her iki grupta da A en düşük olmak üzere benzinli motorlar için A-J arası, dizel motorlar için ise C-F arası yapılır.Benzinli motorlarda: (min.performans) SA..SB..SC..SD..SE..SF..SG..SH..SJ (max.performans)Dizel motorlarda: (min. performans) CA..CB..CC..CD..CE..CF (max.performans)Eğer yağ kutunuzun üzerinde “API SJ/CF” şeklinde bir ibare görürseniz bu, yağın hem benzinli, hem de dizel tüm motorlarda kullanılabileceği (Ferrari dahil) anlamına gelir.<

    b>ACEA (Association of European Car Manufacturers) Sınıflandırması
    Sınıflandırma bir harfi takip eden bir rakam ile yapılır (A3 gibi). ACEA standardı iki kategoriye ayrılır. Birinci kategori yağın hangi motorda kullanılabileceğini açıklar:Benzinli motorlar için A Dizel otomobil motorları için B Dizel kamyon motorları için C Yağın performans seviyesini ise takip eden rakam belirler:Yakıt ekonomisi için 1 Genel amaç için (ortalama seviye) 2 Yüksek performans için 3 Örnegin A3 benzinli motorlar için yüksek performanslı bir yağı, A1 benzinli motorlar için ekonomi amaçlı bir yağı tanımlar.Viskozite konusunda yapacağınız seçim sıcaklık, otomobilin üzerindeki kilometre, piston aralıkları ve kullanım şartları gibi birçok değişkene bağlı olmakla birlikte, genel kural olarak viskozite aralığını çok açmadan mümkün olan en ince yağı kullanmak en iyisidir. Çok kalın yağların da sürtünmeyi arttırdığı bir gerçektir. En ince derken, akla 0W-40 gelebilir, ancak bulunduğunuz iklimde hava kış mevsiminde -18 derecenin altına düşmüyor, yaz mevsiminde de aşırı sıcaklar yoksa neden 0W-40 yerine 10W-30 olmasın? Burada seçim tamamıyla size kalmıştır. Bir yağ kutusunun içinde katkı maddesi ne kadar az ise o kadar iyidir, 0W-40 alırsınız, içerisinde fazla fazla katkı maddesi vardır, ya da 10W-30 alırsınız, içindeki gerçek yağ oranı o kadar fazladır. Sadece bazı 0 yerine 10 olduğu için diğerinden biraz daha kalındır. Aslında bu seçimi yaparken kilometreyi de hesaba katmakta fayda var. 0 km. bir arabada ince yağ, 100.000 km.’deki, yada daha eski teknolojili bir arabada daha kalın yağ kullanımı mantıklı olabilir. Yeni bir arabada piston aralıkları daha incedir, dolayısıyla ince yağ kullanımı hem sürtünmeyi azaltması sebebiyle, hem de aralıkların zaten dar olmasından ötürü mantıklıdır. Ancak 100.000 km.yapmış bir motorda aralıklar fazlasıyla açık olacağından nispeten daha kalın bir yağ kullanmak mantıklı bile olabilir. Böylelikle yağ sızıntılarını bile önleyebilirsiniz. 20W-50 mesela..

    Değişik Tip Yağların Karıştırılması
    Sentetik yağların yarı sentetik olanlarla hatta mineral yağlarla uyumlu olduğunu söyleyenler olabilir, ancak yağ kaçırma problemleri yaşamamak ve motorunuzun nihai performansı açısından başlangıçta bu tipten birini seçmenizi ve kesinlikle değiştirmemenizi tavsiye ederim. Mineral yağların içerikleri sentetik olanlardan farklıdır, ve mineral yağ emmiş contaların sonradan özellikle daha ince olan sentetik yağa geçildiğinde yağ kaçırabilmeleri olasıdır. 250.000 km sorun çıkarmadan çalışmış motorların, bu kilometrede mineralden sentetik yağa geçildiğinde kaçırmaya başladığına da rastlanılmıştır. Bunda sebep büyük olasılıkla sentetik yağa geçiş öncesi motoru belirli bir süre rolantide çalıştırmak sureti ile temizleme amaçlı kullanılan ince yağın motor içinde zamanla birikip artık sızdırmazlık görevi gören kalıntıları silip süpürmesi ve bunları da temizlemesidir. Buradan şu sonucu çıkartabiliriz: Arabanız yeniyse ve mineral bazlı yağ kullanıyorsanız temizleme amaçlı yağı uyguladıktan sonra sentetik yağa iç rahatlığıyla geçebilirsiniz. Hatta 5W-40 gibi bir viskozite aralığı seçip mecbur kalmadıkça bunu bile değiştirmemek en iyisi. Çünkü bunun değişmesi kesinlikle yağın kalınlığının da değişmesi anlamına gelir. Ancak ve ancak arabanız çok fazla km. yaptıysa bir miktar daha kalın yağa geçin. Yukarıdaki örnekte kalın bir mineral yağdan çok ince bir sentetik yağa geçiş sonrası da kaçırma oluşmuş olabilir. Çünkü 250.000 km. yapmış bir motorda aşınma çok fazla olacağından belki de suç ince yağ seçiminde.

    Yağ Katkıları Yararlı mı?
    Günümüzde hepsi de birbirinden mükemmel olduğunu iddia eden bir çok yağ katkısı satışa sunulmuştur. Özellikle televizyonda gece yarısı reklam kuşaklarını istila eden bu ürünler gerçekten işe yarıyor mu?Şimdi şunu düşünelim: Shell, Mobil gibi araştırma ve geliştirmeye yılda milyonlarca dolar bütçe ayıran ve hatta dünyanın en iyi kimyagerlerini istihdam eden dev şirketler bu sihirli formülleri bulamıyorlar da yağ katkısı üreten firmalar mı sadece bu sihirli formüllere sahip?Aynı şey otomobil üreticisi firmalar için de geçerli. Eğer bu mucize katkılar gerçekten motor gücünü arttırıyor, ya da en azından yakıt tüketimini azaltıyorsa neden otomobil üreticisi firmalar her otomobil başına bir kutu da bu katkılardan eklemiyorlar?Üçüncü olarak, bu mucize yağ katkılarından hiç biri tanınmış yağ üreticilerinin markasını taşımamaktadır. Sonuç olarak, yağ üreticisi firmalar en iyi karışımı elde edebilmek için zaten her yıl milyonlarca dolar harcamaktadır. Dolayısıyla yaptıkları bu harcamanın sonucunu diğer ufak firmalardan daha iyi aldıklarına emin olabilirsiniz. Ayrıca zaten kaliteli bir yağ, üretim aşamasında 10’a yakın katkı ile zenginleştirilmektedir. Bunların neler olduğunu ve görevlerini makaleyi daha fazla uzatmamak için yazmıyorum. Ancak deterjanlar, pas önleyiciler, aşınma azaltıcılar, antifriz vs. örnek verilebilir. Yani, kullanmakta olduğumuz yağın içerisinde bir bakıma yağ katkıları zaten fazlasıyla vardır. Öyle ise ne olduğunu bilmediğimiz katkılara neden para ödeyelim? Üstelik motora bırakın yararlı olmayı, zarar verme ihtimalleri varken.. Bu zarar iki türlü olabilir: Birincisi zaten yağın içerisinde olan bir maddeyi içeren katkı ekliyor ve bu maddenin oranını aşırı derecede arttırıyorsunuzdur, ikincisi de yağın içinde hiç olmayan bir maddeyi ekliyorsunuzdur, bunun da sonuçları iyi olmayabilir. İsterseniz piyasadaki yağ katkılarının içinde genel olarak en çok bulabileceğiniz iki maddeyi inceleyelim:

    TeflonKimi yağ katkıları başlangıçta işe yarıyor gibi görünse de, Teflon gibi partiküller içeren katkılar zamanla yağ filtresini tıkayabilirler. Yağ filtresinin tıkandığını gösteren bir uyarı ışığı da olmadığına göre... PTFE’yi keşfederek Teflon’un patentini elinde bulunduran DuPont şirketi bile “Teflon içten yanmalı motorlarda yağ katkısı olarak kullanılmaya uygun değildir” açıklamasını yapmıştır. Tabi bu açıklamayı yağ firmalarından aldığı yüklü rüşvet karşılığında yapmadıysa... Biz, gerçeği açıkladığını varsayalım.

    Çinko
    Diğer bir çeşit yağ katkısı ise çinko içerenlerdir. Çinko genelde tüm motor yağlarında motordaki aşınmaya karşı koruyucu madde olarak bulunmakta ve motorda metal-metale temas eden yüzeylerde koruma görevi görmektedir. Normalde sık karşılaşılmayacak bir durum olan metal-metale sürtünme anında koruyucu görev görmesi için bilinen tüm markaların yağları zaten çinko içermektedir. O halde neden daha fazlasını ekleyelim? Motor yağına eklenen daha fazla çinko daha iyi koruma sağlamayacak, sadece metal-metale temas aşırı derecede fazlaysa korumanın süresini uzatacaktır. Yağınıza daha fazla çinko içerikli yağ katkısı eklemek silindir valflerinde kalıntı oluşturmaktan ve bujilerinizde ateşleme sorununa sebep vermekten başka bir işe yaramayacaktır, inanın.<

    b>Motor Yağı ile Yakıt Sarfiyatı Arasındaki İlişki Nedir??
    Bir yağın viskozitesi yağın kendi içsel sürtünmesiyle bağlantılıdır. Bir yağın viskozitesi ne kadar yüksekse, yani kalınlığı ne kadar fazlaysa, sürtünme o kadar fazla olacaktır. 20W-50 yağ yerine 0W-30 viskoziteli bir yağ kullandığınızda sürtünme daha az olacaktır. Ancak yukarıda da bahsettiğimiz gibi, yağ seçiminde asıl etken sizin sürtünmeyi nasıl istediğiniz değil, bulunduğunuz iklim şartları olmalıdır. Gereksiz yere çok ince yağ kullanmayın. Aklınıza benim aklıma gelen şey geldi mi acaba merak ettim? Eğer bir yağ ne kadar ince ise sürtünme o kadar az ise?... ve eğer drag yarışına katılacaksanız? Yağınız kalın ise ayvayı yediniz.

    Koyu Renk (Kirli) Yağlar Motordaki Olası Problemlerin Habercisi mi?
    Kirli, yahut koyu renkli yağ kesinlikle motordaki olası problemlerin habercisi değildir. Aksine iyi bir işarettir. Kirli yağ, yağın görevini yerine getirdiğinin kanıtıdır: Motor veya her ne ise, artıkları toplayıp motorun belirli kesimlerinde takrar toplanmamak üzere onları kendi içinde biriktiriyor demektir. Zaten yağınızı ve yağ ile birlikte filtrenizi de değiştiriyorsanız sorun yok demektir.

    Motor Yağı Seviyesi Kontrolü
    Doğru bir okuma için öncelikle otomobilinizi düz bir zeminde parkedip en az 5dk. olmak üzere yağın süzülmesini bekleyin. Yağ çubuğunu çıkarıp bir bez ya da kağıt mendil ile silin. Yağ çubuğunu yerine yerleştirip birkaç saniye bekleyin. Yağ seviyesini okumak üzere tekrar çıkardığınızda büyük bir ihtimalle MIN ve MAX seviyeleri arasında, genellikle de MIN seviyesine yakın olacaktır. Her seferinde çok fazla olmamak sureti ile ve yine her defa kontrol etmek sureti ile MAX seviyesine yaklaşıncaya kadar yağ ekleyin. Kesinlikle MAX seviyesini geçmeyin. 1600 cc. hacimli bir motorda genellikle 1 lt.’lik yağın yarısı yeterli olacaktır. Belki biraz fazlası.. Ancak kutunun dibinde çok az dahi kalmış olsa, “bunu taşıyacağıma ekleyeyim, MAX seviyesini biraz geçiversin, ne olacak?” mantığıyla kalan yağı da eklemeyin. Motorun performansına göre birkaç hafta, en geç bir ay sonra zaten elinizde kalan yağ miktarı kadar eksilme olacaktır. Daha sonra ekleyin, en iyisi... Çubuğu yerine yerleştirdikten sonra motor yağ kapağını kapatmayı unutmayın. Periyodik yağ seviye kontrolleri her 2000 km.’de bir yapılabilir. Ancak en iyisi herkesin kendi istatistiğini tutması. Yağ eksiltme; motor performansı, motorun üzerindeki km. ve bakımıyla alakalı olduğu kadar aynı model ve yaşa sahip otomobillerde sürücülerin kullanım tarzından kaynaklanan farklılıklar olması da doğaldır. Bu sebeple isterseniz ilk birkaç sefer ortalama bir km. belirleyin, ve kontrollerinizi kendinize özel aralıklarla yapın.

    Sonuç
    Her yağ, mümkün olan en yüksek performansı vermek üzere formüle edilir. Bu sebeple, yağınız zaten kaliteli ise hiç katkı eklememek, yok kaliteli değil ise de katkıya para vermek yerine yağı daha kaliteli seçmek en iyisi. Sadece gidip otomobilinize göre raftaki en kaliteli yağı alın, ve mümkün olduğunca markadan markaya, mineralden sentetiğe, değişik viskozitelere geçmeyin. Katkıya para vermek yerine motorunuzu ilk çalıştırdığınızda kalkış öncesi 15 sn. rölantide çalışmasına izin verin. Böylelikle tek bir kutu katkı almadan motor ömrünüze belki de fazladan bir 100.000 km. ekleyebilirsiniz. Performans ihtiyacınız ne ise, ona uygun bir yağ seçin. Evet, sentik yağlar mineral yağlara oranla hatırı sayılır derecede pahalıdırlar, ancak daha uzun ömürlüdürler ve sağladıkları koruma da mineral yağlara oranla çok daha fazladır. Mümkün olan en dar viskozite aralığını seçin. Daha geniş viskozite aralığı daha fazla polimer demektir ve daha fazla polimer de motorunuz için iyi değildir. Ör: 10W-30 ve 10W-40. 10W-40, 10W-30’a göre daha fazla viskozite aralığına sahiptir. Her iki yağın da soğuk havadaki akışkanlıkları aynıdır, ancak 10W-40 viskoziteli yağa sıcak koşullarda daha performanslı olabilmesi için daha fazla polimer eklenmiştir. Bulunduğunuz iklimde yazlar aşırı sıcak değilse ve motorunuz aşırı performanslı değilse neden kullanılsın? Piyasada bulabileceğiniz en ince bazlı yağı değil, bulunduğunuz iklimin kurtardığı en ince bazlı yağı seçin. Yani, ince derken, yok yere 0W bazlı yağ seçmeyin, 15W baz kurtarıyorsa 15W baz, emin olamayıp fazla güvenemiyorsanız, 10W baz... Ör: 10W-40 ile 20W-50 aynı aralığa sahiptir, ancak 20W-50 de baz 10W-40’tan daha yüksek olduğundan (10 yerine 20) daha az polimer eklemekle de görevini yerine getirir. Her yağ değişiminde yağ filtrenizi de mutlaka değiştirin. Yağ filtresi motorun içinde dolaşan yağ içerisindeki kir ve metal parçacıklarını tutma görevini yerine getirir. Eğer yağ filtresi tıkanırsa, motordaki bir bypass valfi yağın tekrar akmasını sağlar. Tabii ki kirli yağın. Otomobilin gösterge panelinde de tıkanmış yağ filtreleri için bir uyarı ışığı olmadığına göre, en iyisi çok da pahalı olmayan bu parçayı her yağ değişiminde değiştirmektir. Kilometre az yapılmış olsa dahi en azından her sene yağ değiştirmek gerekir. (Alıntıdır)
    Umarım yardımcı olabilmişimdir
     
  16. embercres

    embercres Kayıtlı Üye

    Yaş:
    37
    Katılım:
    7 Aralık 2011
    Mesaj:
    14
    Alınan Beğeniler:
    1
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    emin demet
    Yaşadığınız Şehir:
    6-ANKARA
    bu arada aracım getz disel 2009 1.5 88bg
     
  17. Önal

    Önal Vip Üye

    Yaş:
    35
    Katılım:
    13 Şubat 2009
    Mesaj:
    1,559
    Alınan Beğeniler:
    479
    Cinsiyet:
    Erkek
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    Önal
    Yaşadığınız Şehir:
    39-KIRKLARELİ
    Araç Modeli:
    VW
    araç kaç km'de ve hangi şehirde kullanıcaksınız 5w30 yada km çoksa tercihe göre 5w40 kullanın 10w40 turbo ömrü için iyi değildir biraz kalın kalır 5w'lere göre
     
    embercres bunu beğendi.
  18. xenonww

    xenonww Kayıtlı Üye

    Yaş:
    39
    Katılım:
    6 Ekim 2012
    Mesaj:
    3
    Alınan Beğeniler:
    0
    Ad Soyad:
    ERKAN ARIKAN
    Yaşadığınız Şehir:
    33-MERSİN
    Araç Modeli:
    Getz 1.3(2003-2011)
    getz 1.3 gls (benzinli) var bende 10-40 kullanıyorum
     
  19. embercres

    embercres Kayıtlı Üye

    Yaş:
    37
    Katılım:
    7 Aralık 2011
    Mesaj:
    14
    Alınan Beğeniler:
    1
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    emin demet
    Yaşadığınız Şehir:
    6-ANKARA
    Aracım 85.000 civarında aracı ankarada kullanıyorum .Bir kaç gündür araştırıyorum servisede sordum 5w30 önerdi .Bende bugün gidip 5w30 aldım.Ama bana biraz pahalıya mal oldu.castrol edge 5w30 4 lt 85 tl ve 1 lt lik aldım oda 25 tl toplamda 110 lira ödedim sanırım bundan daha ucuza bulmazdım.internet fiyatı bile 4 lt için en düşük fiyatı 97 tl yazıyordu.Önal bey önerilireniz için ayrıca teşekkür ederim.
     
  20. mcoskun38

    mcoskun38 Kayıtlı Üye

    Yaş:
    49
    Katılım:
    4 Eylül 2009
    Mesaj:
    131
    Alınan Beğeniler:
    8
    Şehir:
    Türkiye
    Ad Soyad:
    MEHMET COŞKUN
    Yaşadığınız Şehir:
    38-KAYSERİ
    Araç Modeli:
    Elantra (2001-2006 ) XD-XD2

Bu Sayfayı Paylaş